Dijitalleşen Dünyada Birey, Toplum, Siyaset Kongresi Bildiri Kitabı

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 3 / 3
  • Yayın
    Dijital sanatın gelişim süreci: dijital sanat ve dijital sanat müzesi örnekleri
    (Işık Üniversitesi Yayınları, 2022-05) Erbay, Fethiye; Uz, Seden
    Dijital sanat; dijital fotoğraf, video görüntülerine müdahele edilerek oluşturulan bir sanat türüdür. Dijital sanat aynı zamanda bir veri evrenidir. Fotoğraf makinalerin kullanılmaya başlaması dijital sanatın başlangıç noktası olmuştur. Bilgisayarların gelişmesi piksel sanatı dediğimiz bir sanatın da ortaya çıkmasına yol açmıştır. Dijital sanat animasyonlar ve oyunlaştırmalarının ön planda olduğu bir sanata doğru evrilmiştir. Bu dijital sanat ürünleri, günümüzde sanatın sergi alanları olan müzeler ve özellikle de sanat müzelerinde izleyici ile buluşmaktadır. Teknolojik gelişim ve değişimler müzelerin bakış açısını ve müzelerin sergileme anlayışını da değiştirmiştir. Günümüzde müzeler, teknolojik gelişmeler ile izleyiciyi buluşturan alanlara dönüşmüştür. Müze ziyaretçileri dijital sanat ile birlikte izleyici konumundan çıkarak deneyimleyen ve sanata katkı sunan konumuna geçmişlerdir. Dijital devrim ardından ortaya dijital ressam ve tasarımcılar çıkmış ve bu sanatçılar müzelerde dijital veri uzmanları, kodlamalacılar ile birlikte çalışmaya başlamışlardır. Günümüzde bilgisayar teknolojilerinin müzelerde yarattığı imkanlar göz ardı edilemez. Yeni dijital veriler, müzelerin sergi mekanlarında geniş kullanım alanlarına sahiptir. Bu nedenle bu bildiri kapsamında, dijital sanatının gelişim evreleri ele alınmaktadır. Dijital sanatın ortaya çıkışı ile bağlantılı olarak 21. yüzyılda var olan dijital müzeler ve bu müzelerde uygulanan dijital sanat örnekleri incelenmektedir.
  • Yayın
    Yaratıcı makinelerin insan sanatına müdahalesi üzerine bir inceleme
    (Işık Üniversitesi Yayınları, 2022-05) Yücel, Ece
    Teknolojik dönüşüm ve dijitalleşmenin etkisinin insan hayatında en fazla hissedildiği çağımızda özellikle Yapay Zekâ bazlı teknolojideki atılımlar sonucunda birçok meslek grubunda otonom ve robotik sistemler insan gücünün ve emeğinin yerini alırken, kendini bu müdahaleden muaf, güvenli bölgede hisseden insan sanatı ve sanatçılar da zamanla tehdit altında kalmaya başlamıştır. Tarih öncesinden, mağara duvarlarından bugüne insanın en özgün yaratımlarından olan ve insanı diğer canlı ve cansızlardan ayıran öncelikli kavramlardan biri olan yaratma arzusu ve becerisi, sanat üretimi makinenin de yetilerinin arasına girdiğinde insanın bizzat kendini koyduğu üstün ve farklı statüsü ve sanatının geleceği sorgulanmak durumunda kalacaktır. Günümüzde şiir yazan, resim çizen, küratörlük yapan, heykel üreten, beste yapan, senaryo yazan makinelerin/robotların giderek artan başarılı varlığı ve iddialı söylemleri insan zihnine şu soruyu yerleştirmiştir: “Sanat da mı elden gidiyor?” Bu metinde Deniz Yılmaz, Ai-Da, Sophia, Jarvis … gibi sanatçı makineler örneklendirilirken, ürettikleri sanat nesneleri ve sanatları aracılığıyla iletmek istedikleri mesajlar oldukça faal olarak yer aldıkları sosyal medya paylaşımları, demeçleri, katıldıkları sergi ve etkinlikler ve ilk insansı sanatçı robot Ai-Da ile yapmış olduğum röportaj üzerinden değerlendirilecektir. Bir yandan Sanatçı makinelerin ortak mesajları belirlenirken diğer yandan bu bağlamda insanın kendine özgü olanı korumak ve geliştirmek adına hem kendini, insan ve sanatçı kavramlarını, hem de sanatını yeniden betimlemeye duyacağı ihtiyaç irdelenecektir. Çalışmada bu yeni kimliğin sanatına dair örnekler transhümanist sanat akımları ve Siborg sanatı üzerinden sunulacaktır. Sonuç olarak Yeni Sanatçı’nın makineyle sürekli iletişimde, makineden- teknolojiden öğrenen, destek alan ama salt aldığı desteğe dayanmayan, kapasitesini teknoloji ile azaltmak yerine arttıran, kendini geliştirdiği için değişen dönüşen, yeni bir seviye ve düzlemde “ustalaşan” sanatçı olacağı görülecektir.
  • Yayın
    İş dünyasinda teknoloji ile birlikte gelişen yeni beceriler ve işgücünde dijital eşitsizlikler
    (Işık Üniversitesi Yayınları, 2022-05) Dönmez, Sena; Tuncay Çelikel, Aslı
    Endüstri 4.0 ile beraber oluşan teknolojik gelişmelerin bir sonucu olarak, iş dünyasında yaşanan değişim, yapay zekâ ve robotların iş dünyasında kullanımı ile birlikte çalışma hayatında değişimler yaşanmaktadır. Son iki senedir yaşanan pandemi, dijitalleşmeye son derece hız kazandırmış ve işgücü piyasası bu dijitalleşme sürecinden oldukça etkilenmiştir. Tüm bu gelişmeler, farklı mesleklerin oluşmasına imkân tanırken, bazı meslekleri tamamen ortadan kaldırmaktadır. Bu araştırma, yeni becerilerle birlikte işgücünün nasıl etkilendiği, hangi durumlarda iş kayıplarının ve işsizliğin meydana geldiğini vurgulamayı amaçlamaktadır. Öncelikle; teknolojide meydana gelen yenilikler ile ilgili literatür taraması yapılarak yeni meslekler, beceriler ve istihdam konuları ile ilgili değerlendirme yapılmıştır. Daha sonra ise; dijitalleşme ile birlikte ortaya çıkan eşitsizlikler, eğitim, işsizlik, meslek kayıpları, psikolojik boyut ve toplumsal cinsiyet boyutu ile ele alınmıştır. Bu anlamda, nitel araştırma yöntemi ile çalışanlarla yüz yüze görüşmeler yapılmış ve ucu açık sorular sorulmuştur. Sonuç olarak, Endüstri 4.0’ın yeni iş olanakları sağlamasının yanında, üretim, hizmet ve ticaret gibi farklı sektörlerde iş kayıplarını meydana getireceği ve eğitimsel anlamda kadınlara ve erkeklere eşit katkının sağlanamamasından ve coğrafi, etnik gibi durumlardan dolayı gelecekte bir eşitsizlik durumunun ortaya çıkacağı öngörülmektedir.